w164 gözlemlerim

pagoda

Tecrübeli Üye
Katılım
17 Mar 2019
Mesajlar
206
Tepki Puanı
1
Puanları
16
Konum
Antalya
Araç
1999 Land Cruiser Prado 3.4 V6 & 2019 Corolla 1.6
w164 gözlemlerim

Öncelikle belirteyim, gözlemlerimde %100 objektiflik iddiam yok, kısmen subjektif davranmış olabilirim ya da yanıldığım kısımlar olabilir.

Takip edenlerin bildiği gibi yaklaşık 8 ay kadar 2006 model ML 500 sahibi oldum, gözlemlerimin kendi konu başlığı içinde gözden kaçabileceğini düşündüğüm için bu tarz araç arayanlar kolay bulsun diye ayrı bir başlık olarak açmak istedim.

Bu 8 aylık süreçte ilk 2 ay aracı aktif kullandım, ikinci iki ay ise aracı daha çok eşim ben ise sadece haftasonları kullandım, son 4 ay ise araç otoparkta yattı sadece sanayi/muayene işlemleri için veya arabanın aküsü boşalmasın diye kullandım. 201.000 km de aldığım aracı 204.300'de sattım, çok fazla bir km deneyimim olmadı.

Aracın 3. sahibiydik, ilk sahibi ingiliz biri (ne iş yaptığını bilmiyorum) 6 yıl kullanmış, ikinci sahibi Mısırlı bir doktor 7 yıl kullanmış, üçüncü sahibi ise bizdik.

Olumlu gözlemlerim:

1) İlk olarak elbette konfor ve iç mekan malzeme kalitesi. Koltukları şimdiye kadar oturduğum en rahat en vücudu saran koltuklardı, bu araçtan sonra 2016 model Toyota Fortuner'a (şirket aracım) bindiğimde oduna binmiş gibi oluyorum. Gerçek deri döşeme ve bütün plastik aksamlar yumuşak ve sanırım olabilecek en kaliteli plastik malzemeydi.

2) Türkiye'de suv kullanan insanların pek çoğunun umrunda olmayan ama benim bu araçta en çok sevdiğim kısım, 4 Matic ismini verdikleri All Wheel Drive çekiş sistemi. Quattro veya X drive kullanmadığım için doğrudan kıyaslama yapamam ama kendi deneyimime göre müthiş başarılı. Neden? Yine takip edenler bilir, bu araç ile 3 defa çöle girdim. 4wd, low range, arka diferansiyel kilitli Fortunerla bile çıkmakta zorlandığım bir kum tepesine bu araçla da çıktım. (Gerçi tekrar çıkmak istediğimde kırdım aracı ama bu çekiş sistemi ile alakalı değil, aracın fiziki yapısının araziye uygun olmamasından kaynaklı).

Sonuç olarak asfaltta kullanırken dört çekerin lazım olduğu bir yerde bu araç işini yapıyor. Youtube test videolarına bakarsanız, 4 tekerlekten 3'ünün rollera yerleştirildiği testlerde kalan tek tekerlek ile araç ilerliyor. Günümüz ana tahriki önden çekiş olan 4x4 suvların çoğunda ise ön tekerlekler ve bir arka tekerlek rollera konduğunda arkada kalan tek tekerlek ile araç ilerleyemiyor.

3) Büyük hacimli bir motor kullanıyorsanız, Mercedes'te son kullanılan atmosferik motorlardan biri, karakteri oldukça keyifli.

Olumsuz gözlemlerim:

1) Dayanıklı bir araç değil. Biliyorsunuz bu model ABD'de üretilmiş bir model ve insanlarda genel olarak ABD malı sağlamdır gibi bir hissiyat var, ben ise tam tersini düşünüyorum, bir ürün ABD malı ise kaliteden ödün verilerek maksimum kar, minimum maliyet mantığı ile üretilmiştir. Silahlardan anlayan insanlar için şöyle bir örnek vereyim, Sig Sauer diye bir Alman silah markası vardır, ateşli silahlar dünyasının Mercedes'idir kendisi. İnanılmaz dayanıklı, inanılmaz atış hassasiyeti olan tabanca modelleri olan marka, ABD'de üretime başladıktan sonra ise kendinden beklenmeyecek derecede kötü tabancalar üretmeye başladı. Markanın fanları bu olayı çok umursamasa da, gerçekten tabancalardan anlayan insanlar sadece 'Alman üretimi' modelleri tercih ediyorlar.

Dayanıklı değil kısmını şimdi açayım;

* Direksiyon pompası kısa ömürlü. 200.000 km civarlarında olup ta direksiyon pompası arızalı olmayan bir araç bulabileceğinizi sanmam. Bu konuya taktığım için trafikte ne zaman bir w164 görsem camı indirir ve sesini duymaya çalışırım, özellikle park manevraları yapılırken çok net fark ediliyor, değişik bir ses çıkartıyor, kayış sesi gibi rahatsız edici bir ses.

* İç kısımdaki her türlü tuş, düğme, kol (el freni), kısacası her hareketli parça dökülüyor, bu kullanım ile alakalı diyebilirsiniz, sana yıkık olanı denk gelmiş diyebilirsiniz ama kullanan adam işi yok bütün düğmeleri bozmaya mı çalıştı? Bir kaçı kötü durumda olsa anlarım da, istisnasız hepsi mi kötü durumda olur?

2) Aracı satarken müşterilerden biri ekspertize sokmuştu aracı, otomatik şanzımanın daha önce açılmış olduğu söylediler yani geçmişinde şanzıman arızası yapmış ama sorun neymiş, ne masraf çıkarmış bilmiyorum. Gerçek hayatta iki ML kullanıcısı daha tanıdım, biri tanıdığım bir müteahhitti, diğeri ise yine arkadaşımın müteahhitlik yapan abisi idi. Her iki aracında otomatik şanzıman arızası yaptığını biliyorum ama arızanın sebebi neydi ve neye mal oldu bilmiyorum. (her ikisi de w164'ü ilk çıktığı zamanlar almıştı, 2006-2008 civarıdır modelleri)

Genel olarak 7g tronik şanzımanların evladiyelik olduğu düşünülür ama ben bu hissiyatı hiç yaşamadım. Yalnız şöyle bir durum var, bu şanzıman kaç farklı ülkede/fabrikada üretiliyor bilmiyorum. Mesela aynı şanzıman hem Almanya'da hem ABD'de üretiliyorsa üretildikleri fabrikalar arasında kalite farkı olabilir. Bir de zamanla şanzıman geliştiriliyordur muhakkak, kronik bir sorun varsa ona göre yeni üretimlerde önlem alınıyordur ama şunu net söyleyebilirim ki w164 kasanın ilk yıllarında kullanılan 7g tronik şanzıman, evladiyelik falan değil.

3) Aracım kesinlikle yağ yakmıyordu, dip gaz bile yapsanız egzostan kesinlikle hiç bir renkte gaz çıkışı görmüyordunuz ama ciddi yağ eksiltiyordu. (1.500 km de 1 litre) Yani bir yerlerden yağ kaçırıyordu. Müşteri aracı ekspertize soktuğunda aracın her yerinde yağ kaçakları (sadece motor değil) olduğunu söylemişlerdi. Anladığım kadarı ile yaşlı modellerde conta/keçe gibi aksamlar dayanıksız ve sorun çıkarmaya meyilli.

Sonuç:

Araç keyifli mi? Keyifli ama keyif alarak sürmek istiyorsanız bilinçli kullanılmış, düşük km bir araç bulmanızı ve 200.000'e yaklaşmadan elden çıkarmanızı öneririm. Aracı almadan önce ciddi ve detaylı bir ekspertiz şart.
 
Üst