APTS Phileas Metrobüsler

SUKRU

Forum Sponsoru
Katılım
17 Eyl 2016
Mesajlar
3,799
Tepki Puanı
516
Puanları
113
Konum
Kayseri - Ankara
Araç
-
APTS Phileas Metrobüsler

Herkese selamlar.

Öncelikle konunun siyasi bir tarafa çekilmemesini önemle rica ediyorum.

Son günlerde sıkça gündeme gelen bir zamanlar İstanbul'da kullanılmak üzere satın alınan APTS firmasının üretmiş olduğu Phileas metrobüsler hakkında detaylı bilgi edindim ve kafamdaki düşünceleri ve problemle alakalı olası çözümleri burada paylaşmak istedim. Yanlışlarım varsa düzeltirseniz çok sevinirim.

Öncelikle olaya yabancı olanlara özet geçeyim: 2007-2009 yıllarında İstanbul'da metrobüs ile taşıma kapasitesini artırmak için ve aynı anda daha fazla yolcu taşıyabilmek için 50 adet Phileas model metrobüs sipariş edilip teslim alınıyor. Bu metrobüsler iyi tasarlanamayan hybrid sistem, güçsüz motor, çok da sağlam olmayan yürüyen aksamları ve İstanbul şartları sebebiyle çok sık arıza veriyor ve büyük çoğunluğu kullanımdan çekiliyor. Bu araçların bir yerlerinde hata olduğunun farkına varılınca Hollandalı üreticiye davalar açılıyor. Davalar sürekli erteleniyor sonuç itibariyle şirkete karşı açılan davalar kazanılıyor fakat şirket 2015 yılında iflas ediyor.

2015 yılında bu metrobüslerden 1 tanesi yanıyor. Kalan 49 metrobüsten 17 tanesi kısmen parçalanmış halde yatıyor, geri kalan 32 metrobüsün de ,sık arızalandığı için, 20 tanesi kullanımda geri kalan 12 tanesi bakımda olmak üzere dönüşümlü kullanılıyor.



Phileas Metrobüslerin özellikleri:
26 metre uzunluk,
240 kişi kapasite,
Cummins ISL 330HP 1424Nm dizel motor,
Allison H 50 EP hybrid sürüş ünitesi.

Bu Allison H 50 EP hybrid sürüş ünitesi biraz açmak isterim. Bu sistem aslında otobüsün paralel-hybrid sisteme sahip olmasını sağlıyor. Şöyle ki sistem set olarak batarya, kontrol ünitesi ve içerisinde elektrik motoru-dinamo içeren bir şanzımandan oluşuyor. 330HP olarak giren güç paralel olarak elektrik motoruyla desteklenerek 400HP güç elde ediliyor. Burada 70hp nin yanı sıra elektrikli motordan dolayı tahmini olarak 400 Nm gibi çok ciddi bir tork da sağlıyor. Sistem yine burada rejeneratif frenleme ile bataryaya güç sağlıyor. Aslında bu sistem günümüzde Mercedeslerde kullanılan mild-hybrid EQ-Boost sisteme oldukça benziyor.

Fiyatı göz ardı edildiğinde aynı anda daha fazla kişiyi taşıyacak toplamda 400HP 1800Nm güce sahip, motor ve aktarma haricinde Alman firmaların üretimi olan güvenilir parçalarla toplanan, hybrid- verimli olan bir otobüs paket olarak oldukça mantıklı gibi gözükebiliyor. Yani kullanılan motora, sunulan toplam güce, taşıma kapasitesine, yakıt tüketimine bakıyorsunuz ve gayet mantıklı bir otobüs gibi gözüküyor. Yani Cummins, Allison, Alman menşeili markalı parçalar...26 metre, 240 kişi kapasite...Kağıt üzerinde her şey mükemmel.




Fakat durum maalesef öyle olmuyor. Neden mi?

- O zamanlar henüz geliştirilmiş Allison üretimi H 50 EP ünite düzgün çalışmıyor.
- Dizel motor uzun ve 35 tonu aşkın ağırlığa ulaşan araç için güçsüz kalıyor.
- Dizel motorla senkronize çalışamayan hybrid sistem güç aktarımı olan aksta anlık tork patlamalarına sebep olabiliyor. Zaten oldukça ağır olan araçta yüklü iken ve yokuşlarda çekişin olduğu aks kırılıyor.
- İstanbul şartlarında yüklü ve eğimli yollarda düzgün şarj olamayan pil sebebiyle hybrid desteği bitiyor ve dolayısıyla araç yokuşları yüklü olarak tırmanamıyor.
- Çalıştığında %25 güç ve verimlilik sağlayan Hybrid sistem çalışmadığında araca fazladan yük bindiriyor.
- Hybrid sistemi çalışmayan yüklü ağırlığı 35 tonu geçen araçta 330HP, 1424Nm güce sahip motor yetersiz kalıyor ve motor da bir noktadan sonra salıveriyor.
- Aracın sadece dizel motorla çalıştığı durumda harekete geçirilemeyen veya çok zor harekete geçirilen aks sürekli ilk yüksek tork kuvvetine maruz kalıyor ve yine aks kırılıyor.
- Yine aracın ağırlığı ve yol şartlarından dolayı sürekli yüksek torkla harekete zor geçirilen dişlilerden dolayı aracın şanzımanı da bozuluyor.
- Bu araçların 4 aksında da direksiyondan yönlendirme mevcut: Yine bu sebepten akslarda arıza oluşabiliyor.
- Elektronik arızalar olabiliyor.
- Piller arızalanıyor.
...




Şimdi "Ben bu konuyu neden açtım?" sorusunu cevaplamaya başlayabilirim.

Kısacası aracın hybrid sistemi iyi değil. Bu sebeple güçsüz kalıyor ve İstanbul şartlarına dayanamıyor. 17 araç ıskartaya ayrılıyor. Bunlardan elde edilen parçalarla 32 araç yürütülmeye çalışılıyor. Bunlardan da sürekli tamirat halinde olmalarından dolayı 20 tanesi aktif olarak kullanılabiliyor., Şimdi böyle bir olay olmuş bitmiş. Ortada bir zarar söz konusuymuş. Ama zararın bir yerinden dönmek için bence çok geç değil.








Aklımı kemiren soru şu: Bu araçlar yedek parça sağlanmak amacıyla ıskartaya ayrılmış. Bunun yerine bu araçların tamamında;
Hybrid sistem iptal edilse
Mercedes Capasity lerde olduğu gibi ZF yürüyen aksam, şaft, aks adapte edilse
yine ZF şanzıman adapte edilse
500-650 HP 2500-3000 Nm civarında güç sağlayan çok daha verimli Mercedes, DAF, MAN tek bir dizel motor kullanılsa
sonrasında elektrik tesisatı, körük, iç kaplama, döşeme, dış cam- kaplamalar elden geçirilse ki bunların çoğu sağlam gibi gözüküyor,
bu araçlar gayet de sürdürülebilir ve yıllarca kullanılabilecek sapasağlam araçlar haline getirilemez mi?

Keza bu değişikler, sürekli arıza çıkartan halihazırda yürütülmeye çalışan araçlarda da yapılsa bu araçlar da aynı şekilde uzun yıllar kullanılamaz mı?

Neticede en kötü ihtimalle elde karoser ve şase var. Bunların haricinde birçok parça da kullanılabilir durumda. Motor, şanzıman ve yürüyen aksamı en iyi üreticilerin parçalarıyla toplandığı taktirde satın alınabilecek birçok araçtan daha sağlam gerçekten çok uzun yıllar hizmet verebilir otobüsler elde edilebilir. Yani burada en büyük harcama motor, şanzıman ve yürüyen aksam için olacak. Bunların yeni bir otobüs almaktan çok daha az maliyetle yapılabileceğini düşünüyorum. Yapılacak değişikler ve yatırım sayesinde 49 adet 240 kişilik büyük metrobüsümüz olabilir bence. Bu otobüsleri ayağa kaldırmak için bir proje başlatılsa, bir üniversite ile anlaşılsa, ustalar ayarlansa, öğrenciler ile görüşülse çöpe atılan bu otobüsler nispeten düşük maliyetlerle restore edilebilir keza diğer araçlar da arıza çıkartmadan uzun yıllar hizmet verecek hale dönüştürülebilir.

(Konudan bağımsız olarak şu anda da ihale sonucu toplam 160 adet Otokar(kısa) ve Akia(uzun) metrobüsler tercih edilecekmiş ki bence yine Mercedes haricinde her üretici bana göre risk. Mercedes'in otobüste sağlamlık ve yürütme masrafı noktasında çok iyi bir algısı var. Uzun yol otobüs yolcu taşımacılığında dahi firmalar ve şoförler uzun seferleri için genellikle Mercedes-Setra araç tercih ediyor ve edilmesi gerektiğini iddia ediyor.)

İşin tamamıyla teknik, mühendislik kısmıyla ilgileniyorum. Merakımdan dolayı bu konuda araştırma yaptım ve özetle diyorum ki bence bu otobüsler adam olur. Mevcut otobüsler de çöpe atılmaktan kurtulur. Sizlerin de bu husustaki düşünceleriniz merak ediyorum.
 

femre

Emektar Üye
Katılım
25 Ağu 2014
Mesajlar
510
Tepki Puanı
17
Puanları
18
Yaş
43
Konum
Bandırma
Araç
2001 C200,Ford Mondeo1997 MK2, Ford Taunus GT 1990
Bu linktede otobüslerin hurdalıkta şu anki hali gösteriliyor ve ufak bir durum analizi yapılmış. İBB'nin Hurda Phileas Metrob"usleri | 21 Milyon Euro Zararı Sorduk, Detaylı İnceledik - YouTube

"ZF yürüyen aksam, şaft, aks adapte edilse ,yine ZF şanzıman adapte edilse, daha verimli Mercedes, DAF, MAN tek bir dizel motor kullanılsa...elektrik tesisatı, körük, iç kaplama, döşeme, dış cam- kaplamalar elden geçirilse" bu işler özellikle adapte etme işleri yenisinden pahalıya gelebilir.Yeni otobüs al daha iyi bence.

Şimdi bana göre en büyük problem aks kırılması. Neden aks kırılır? İmalatçı bu otobüsü düz yol için mi tasarladı? Kullanılacak yolun maksimum eğimi ne olmalıydı? 240 kişili otobüse 500 kişi mi biniyordu?
Yani kullanma kılavuzunda yazan yol eğimi ve yük standardında kullanılsa idi araç aks kırmayacak mıydı? Bunu bir incelemek lazım. eğer öyle ise bu otobüsler yıllarca düz yolu olan duraklar arası çalıştırılabilir miydi? Evet ise bu da bir kazanç olacaktı.

Şuan ne yapılabiliri düşünelim. Elimizde çalışan ne var ? Cummins dizel motor. Bu motor 330HP, 1424Nm güce sahip ama motor yetersiz kalıyor demişsiniz. Öncelikle aracın bu orijinal mazotlu motorun yetersiz kalmaması lazım. Neden yetersiz kalıyor ? Çekeceği yük çok fazla mı geliyor? APTS Phileas Metrobüsler çift körüklü imiş. Düz mantık Körük sayısı teke düşürülebilir. Yolcu kapasitesi azalır, azalsın, yük de azalır. Olur mu ? Belki olur. Araştırılabilir.

Başa döndüm aksa geldim yine ; ne kadar kuvvetli dizel ve sorunsuz elektrik motorumuz olsa da aks bunların ürettiği torku taşımazsa bir anlamı olamaz. Aks kırılmayacak. Bu aks yeniden daha kalın mı üretilir, daha kuvvetli malzemeden mi imal edilecek ne yapılacaksa , sonuçta kırılmayacak hale getirilmeli.

Allison üretimi H 50 EP ünite düzgün çalışmıyor denmiş. Neresi düzgün çalışmıyor anlayamadım. Detay bilgi yok. Bu konuda aklıma Güler Saban'cının 2017de tanıttığı yerli TEMSA marka elektrikli otobüsler vardı. Bu elektrikli otobüs ile İstanbulda Cumhurbaşkanı ile tur attılar hatta....Belki o taraftan teknik destek alınabilir.
 

Haberci

Tecrübeli Üye
Katılım
21 Nis 2019
Mesajlar
1,755
Tepki Puanı
836
Puanları
113
Konum
Aydın
Araç
Yok
Dinozorlardan ucuza gelmiştir yine
 

tarkaner

Forum Sponsoru
Katılım
26 Tem 2013
Mesajlar
3,103
Tepki Puanı
747
Puanları
113
Konum
İstanbul
Araç
X250d 4matik
Tanesine 1 milyon dolar verilmişti. Tamamen dizayn ve üretim hatası dolu bir otobüstü. Benzerleri havaalanlarında uçak-terminal arası çalışıyor ama şartları çok farklı. Kısa mesafe, düz yol.

Metrobüs geçici bir çözüm olarak bulundu. Aslında 2-3 ayda kazı yapılmadan bitecekti. Açık kazılı altyapı çalışmalarına gerek oldu yapımı sırasında. Toplamda 2 yıl sürdü. O zaman da hep dedim, bu kadar kazı yapılmışken keşke 2 sene daha sabretsek de metroya evrilse bu proje ama günü kurtarmak adına hızlıca bitirildi. İlk başta daha kötü idi üst geçitler, basamaklar. Şimdi de kötü. Aslında para basan bir sistem. O aksta mutlaka ve mutlaka tüp geçitli hem metro hem de araç yoluna ihtiyaç var. Bence Büyükçekmece den Kadıköy e dek. Sadece metro da o aksın trafik sorununu çözmez. Altta çok giriş çıkışı olmayan express bir tünel yola gerek var. B.Çekmece-Beylikdüzü- Avcılar-Eski Havaalanı Kavşağı-Topkapı-Okmeydanı-Zincirlikuyu- Kadıköy. En az 2 ama bence 3 şeritli olması lazım. Diğer katlarda Metro. Kanal İstanbul dan daha elzem bir proje.

Bence İstanbul un trafik sorunu imar sorunu ile bağlantılı. Her apartmanın veya sitenin altına dükkan, restoran veya alışveriş yerleri yapmak parklanmayı arttırıyor. Bağdat Caddesi tek yön oldu. Dükkan yoğun yerlerde 2 şeridi park gibi. Tek yön yapmak da çözüm değil. Merkezi otoparklar olmalı. Trafiğe neden olan bölgelerde dükkanlar olmamalı. İmar artışı verilmemeli ve bence İstanbul artık büyümemeli.

Şükrücüm lafım sana değil, yanlış anlama. Metrobüs otobüsleri tamir olsa ne olur, olmasa ne olur. Belediye bütçesi hissetmez bile. Ama akıllı yönetim lazım. Ne eskisinde akıl kaldı gelen yönetimlerin, ne de yenisi beklentileri karşıladı. Koordinasyon da yok. Olan hepimize oluyor.

Başınızı ağrıttım, kusura bakmayın lütfen.



SM-G965F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 

SUKRU

Forum Sponsoru
Katılım
17 Eyl 2016
Mesajlar
3,799
Tepki Puanı
516
Puanları
113
Konum
Kayseri - Ankara
Araç
-
Bu linktede otobüslerin hurdalıkta şu anki hali gösteriliyor ve ufak bir durum analizi yapılmış. İBB'nin Hurda Phileas Metrob"usleri | 21 Milyon Euro Zararı Sorduk, Detaylı İnceledik - YouTube

"ZF yürüyen aksam, şaft, aks adapte edilse ,yine ZF şanzıman adapte edilse, daha verimli Mercedes, DAF, MAN tek bir dizel motor kullanılsa...elektrik tesisatı, körük, iç kaplama, döşeme, dış cam- kaplamalar elden geçirilse" bu işler özellikle adapte etme işleri yenisinden pahalıya gelebilir.Yeni otobüs al daha iyi bence.

Şimdi bana göre en büyük problem aks kırılması. Neden aks kırılır? İmalatçı bu otobüsü düz yol için mi tasarladı? Kullanılacak yolun maksimum eğimi ne olmalıydı? 240 kişili otobüse 500 kişi mi biniyordu?
Yani kullanma kılavuzunda yazan yol eğimi ve yük standardında kullanılsa idi araç aks kırmayacak mıydı? Bunu bir incelemek lazım. eğer öyle ise bu otobüsler yıllarca düz yolu olan duraklar arası çalıştırılabilir miydi? Evet ise bu da bir kazanç olacaktı.

Şuan ne yapılabiliri düşünelim. Elimizde çalışan ne var ? Cummins dizel motor. Bu motor 330HP, 1424Nm güce sahip ama motor yetersiz kalıyor demişsiniz. Öncelikle aracın bu orijinal mazotlu motorun yetersiz kalmaması lazım. Neden yetersiz kalıyor ? Çekeceği yük çok fazla mı geliyor? APTS Phileas Metrobüsler çift körüklü imiş. Düz mantık Körük sayısı teke düşürülebilir. Yolcu kapasitesi azalır, azalsın, yük de azalır. Olur mu ? Belki olur. Araştırılabilir.

Başa döndüm aksa geldim yine ; ne kadar kuvvetli dizel ve sorunsuz elektrik motorumuz olsa da aks bunların ürettiği torku taşımazsa bir anlamı olamaz. Aks kırılmayacak. Bu aks yeniden daha kalın mı üretilir, daha kuvvetli malzemeden mi imal edilecek ne yapılacaksa , sonuçta kırılmayacak hale getirilmeli.

Allison üretimi H 50 EP ünite düzgün çalışmıyor denmiş. Neresi düzgün çalışmıyor anlayamadım. Detay bilgi yok. Bu konuda aklıma Güler Saban'cının 2017de tanıttığı yerli TEMSA marka elektrikli otobüsler vardı. Bu elektrikli otobüs ile İstanbulda Cumhurbaşkanı ile tur attılar hatta....Belki o taraftan teknik destek alınabilir.

Aslında motor ve şanzımanın adapte edilecek çok bir durumu yok, diye düşünüyorum. Esas olarak mevcut aks ve yürüyen aksamda başka sorun çıkartan ne varsa onların değişimi için adapte edilmesi gerekir ki bana zor gelmiyor.

Bugün Allison EP 50 ünite ile ilgili şöyle bir bilgi buldum. Burada sistemin her biri 75kw olan 2 elektrikli motor içerdiğinden bahsedilmiş. Allison'un dokümanında elektrik enerjisi ile toplam hızlanma gücünün 400 hp olduğu belirtilmiş. Bunun sebebi dizel motorun ya da elektrikli motorların kısıtlanmasından kaynaklı sanırım. Çünkü bugünkü bulduğum dokümanın devamında emisyonu azaltmak için sistemde kalkışlarda elektrik gücüne öncelik verildiği belirtilmiş. Yani bu durumda kakışlarda dizel motorun maksimum tork ve gücü alınmıyor. Kalkışlardan sonra da dizel motor gücünün bir kısmının bataryaları şarj etmek için kullanıldığı belirtilmiş. Yani her durumda toplamda 400hp civarı güç alınabiliyor sanırım.

"GM Allison EP 50 paralel elektrikli tahrik sistemi, iki motor içeren bir tahrik ünitesine sahiptir ve standart boyutlu bir şanzımanın otobüse yerleştirileceği yere yerleştirilir. Her biri jeneratör görevi de görebilen 75 kw sürekli güce sahip her iki motor 150kw 'a kadar maksimum güç sağlarlar. Bu paralel hibrit tahrik sistemi, hem dizel motor gücünü hem de elektrikli motorların gücünü harmanlar. Sistem enerji depolamak için nikel metal hibrit piller içerir ve sistem depolanacak bu enerjiyi de rejeneratif frenleme ile elde eder. Ayrıca dizel motor da rejeneratif frenleme enerjisi ile birlikte pilleri şarj edebilir."

"Allison üretimi H 50 EP ünite düzgün çalışmıyor denmiş. Neresi düzgün çalışmıyor anlayamadım. Detay bilgi yok." Bu sorunuza kısmen yukarıda da cevap verdim sanırım fakat aks ve yürüyen arızaların haricinde geri kalan tüm arızalar bu sistemle alakalı.

Bu sistemin bataryası, şarj sistemi vs arızalanıyor. Sık dur kalkta ve rampa tırmanırken bataryalardaki enerji hemen bitiyor. Bu ünitenin kontrol sistemi de iyi değil ki extrem fiziki ve yüklülük şartlarında hybrid sistemi iyi yönetemiyor. Elektrik motorlarındaki güç bittiğinde dizel motor hem araca güç vermek hem de pili doldurmaları için elektrik motorlarına güç veriyor. Sistem düzgün çalışmadığı gibi bataryaları şerj etmek için sürekli dizel motorun gücünden çalıyor. Hal böyle olunca sürekli sıkıştırılan motorlar da dayanamıyor ki ortalama 300 bin km kullanılmalarına rağmen belirtmiş olduğunuz videodaki araçların motorlarının tamamını almışlar. Bence zaten sağlam kullanılmayan akslar da ilk mesajımda belirttiğim gibi ilk kalkışlarda elektrik motorlarından kaynaklanan tork patlamasından dolayı ve 35 tonu aşkın araçta sürekli zorlandıkları için kırılıyor. Keza sistemdeki CVT şanzıman da iyi değil ki kakışlarda oran yeterince düşük olamıyor ya da elektrik enerjisi olan duruma göre ayarlanmış. Sadece dizel motor kaldığında aracı yürütmek için yetersiz kalıyor.

Belki bu sistem kaldırılıp atılsa ki bu motor bu sistem için özellleştirildiğinden dolayı atılamıyor olabillir, belki başka bir şanzımanla araç sorunsuz yürüyebilecek.

Bence çözüm yeni ve 500-650 hp 3000Nm bandında yeni motor, ZF şanzıman ve akslar...Bunun yeni bir otobüs almaktan çok çok daha ucuza mal olacağını düşünüyorum. Bunun sonucunda her şeyi en kaliteli parçalarla donatıllmış otobüs elde edilebilir.

"The GM Allison EP 50 parallel electric propulsion system has a drive unit that contains two motors and fits where a standard-size transmission would normally be placed in the bus. Each motor, which can also act as a generator, is capable of 75 kW continuous power and up to 150 kW peak power. This parallel hybrid propulsion system blends both the dieasel engine power and the electric motor power to provide propulsion power. The energy storage system for the hybrid electric system consists of nickel metal hydride batteries, and the system operates with regenerative braking (i.e., braking energy is captured back through the motor/generator set and used later for propulsion along with the energy saved in the battery pack). The diesel engine is also capable of charging the energy storage system along with the regenerative braking energy."



 
Son düzenleme:

yek_ka

Tecrübeli Üye
Katılım
22 Kas 2017
Mesajlar
105
Tepki Puanı
3
Puanları
18
Konum
istanbul
Araç
W212 E250CDI
Bunlara 500-600 kişi arasında insan biniyordu. 600 kişi ile halıcıoğlu yokuşta kalkmaya kalkarsan aks ta kırılır - şanzımanda.


Ülkemizde ağır vasıta ve ticaride MERCEDES harici şöför altına hiç bir araç dayanamaz.
 

SUKRU

Forum Sponsoru
Katılım
17 Eyl 2016
Mesajlar
3,799
Tepki Puanı
516
Puanları
113
Konum
Kayseri - Ankara
Araç
-
Bunlara 500-600 kişi arasında insan biniyordu. 600 kişi ile halıcıoğlu yokuşta kalkmaya kalkarsan aks ta kırılır - şanzımanda.


Ülkemizde ağır vasıta ve ticaride MERCEDES harici şöför altına hiç bir araç dayanamaz.

İşte benim de belirtmek istediğim nokta bu: 49 aracı çöpe atmak yerine bu araçları Mercedeslerde kullanılan motor, şanzıman ve yürüyen aksamı ile hatta varsa daha dayanıklı olanlarıyla yeniden toplayabilirsek bu araçlar da dayanır ve uzun yıllar kullanılır.

Gerçekten merak ediyorum şu anda Mercedes'te sandık OM470 456HP 2200Nm motor kaç paradır acaba?

Ayrıca eklemek isterim ki fazladan 300 kişi yani fazladan yaklaşık 2,5 ton ağırlığın boş ağırlığı yaklaşık 23 ton olan bu araçların azami yüklü ağırlığının toleransları içerisinde olması gerektiğini düşünüyorum.


2,5 ton ağırlığı azımsamıyorum ama şöyle bir örnek vermem gerekirse azami taşıma kapasitesi 7 ton olan boş ağırlığı 2- 2,5 ton olan küçük Ford Transit kamyonet araca bile fazladan 2-3 ton yük atıldığında hiçbir şey olmuyor. Kaldı ki burada ağır vasıtadan bahsediyoruz.
 
Son düzenleme:

yek_ka

Tecrübeli Üye
Katılım
22 Kas 2017
Mesajlar
105
Tepki Puanı
3
Puanları
18
Konum
istanbul
Araç
W212 E250CDI
İşte benim de belirtmek istediğim nokta bu: 49 aracı çöpe atmak yerine bu araçları Mercedeslerde kullanılan motor, şanzıman ve yürüyen aksamı ile hatta varsa daha dayanıklı olanlarıyla yeniden toplayabilirsek bu araçlar da dayanır ve uzun yıllar kullanılır.

Gerçekten merak ediyorum şu anda Mercedes'te sandık OM470 456HP 2200Nm motor kaç paradır acaba?

öncelikle İETT elinde yaklaşık 700 üzerinde metrobüs mevcut. O dönem bu araçlar altelnatif denemek için alındı. yaklaşık 10 sene hizmet ettiler. amaçlarını tamamladılar. Alt yapı - üst yapı komple farklı bir araç olduğu için uğraşmak istenmedi. lastikler bile farklı, birde o dönem bu araçlar mercedeslerden ucuza alınmıştı. Bu araçlar birde dönemin ötesinde tekneloji mevcut idi. Araç sensör arızasından bile arıza verip hareket etmeme durumu olabiliyordu. İETT personelleri çözene kadar zaten yarısı haşat oldu. Mercedes öyle değil idi. alt yapısı zaten hazır bilinen bir taşıt idi.

Birde bu araçlar gün içerisinde münkün oldukça kontak kapatmadan ilerliyor. onun için şunu ekleyelim - bunu ekleyelim riskini kimse almaz ne olacağı bilinmiyor. Olmaz diye bir şey yok elbette olur,
ar-ge yapılır. proses üretilir araçlar tabikide değerlendirilir. fakat 40 aracı ayağa kaldırmak için 60 araç parası harcanır :)

Birde 700 adet filoda 40 aracın zaten gündeme getirilmesi mantıklı değil. sizler en başta belirtmişsiniz amaç siyaset değil diye. burada bunların gündeme gelmesi tamamen siyaset ( sizler içinde değil istanbul için) :) çünkü 700 araç filoda 50 araba bunun da yarısı arızalı 25 araç konuşulması mantıksız. 25 aracın esamesi bile hissedilmez o filoda.

Benim şahsi görüşüm Mercedes ile uzun soluklu anlaşmalar yapılması.

Mercedes Ticari ve ağır vasıtada şirketler için paha biçilmez makinalar üretiyor. Şöför seçmiyor, makinayı kırmanız imkansız, narin değiller. Yedek parça ve usta problemi yok.
 

SUKRU

Forum Sponsoru
Katılım
17 Eyl 2016
Mesajlar
3,799
Tepki Puanı
516
Puanları
113
Konum
Kayseri - Ankara
Araç
-
öncelikle İETT elinde yaklaşık 700 üzerinde metrobüs mevcut. O dönem bu araçlar altelnatif denemek için alındı. yaklaşık 10 sene hizmet ettiler. amaçlarını tamamladılar. Alt yapı - üst yapı komple farklı bir araç olduğu için uğraşmak istenmedi. lastikler bile farklı, birde o dönem bu araçlar mercedeslerden ucuza alınmıştı. Bu araçlar birde dönemin ötesinde tekneloji mevcut idi. Araç sensör arızasından bile arıza verip hareket etmeme durumu olabiliyordu. İETT personelleri çözene kadar zaten yarısı haşat oldu. Mercedes öyle değil idi. alt yapısı zaten hazır bilinen bir taşıt idi.

Birde bu araçlar gün içerisinde münkün oldukça kontak kapatmadan ilerliyor. onun için şunu ekleyelim - bunu ekleyelim riskini kimse almaz ne olacağı bilinmiyor. Olmaz diye bir şey yok elbette olur,
ar-ge yapılır. proses üretilir araçlar tabikide değerlendirilir. fakat 40 aracı ayağa kaldırmak için 60 araç parası harcanır :)

Birde 700 adet filoda 40 aracın zaten gündeme getirilmesi mantıklı değil. sizler en başta belirtmişsiniz amaç siyaset değil diye. burada bunların gündeme gelmesi tamamen siyaset ( sizler içinde değil istanbul için) :) çünkü 700 araç filoda 50 araba bunun da yarısı arızalı 25 araç konuşulması mantıksız. 25 aracın esamesi bile hissedilmez o filoda.

Benim şahsi görüşüm Mercedes ile uzun soluklu anlaşmalar yapılması.

Mercedes Ticari ve ağır vasıtada şirketler için paha biçilmez makinalar üretiyor. Şöför seçmiyor, makinayı kırmanız imkansız, narin değiller. Yedek parça ve usta problemi yok.

Söylediğiniz birçok noktaya katılıyorum Yunus Emre Bey. Fakat katılmadığım noktalar var:
Teknolojik, hybrid, yüksek kişi kapasiteli, çift körüklü ve büyük araçlar oldukları için bir tanesine Mercedes'in 3 katı kadar ücret ödenerek alınmış.
Araçların birçoğu hiç hizmet edememiş birçoğu birkaç yıl içerisinde kullanımdan kaldırılmış.
Şu anki kullanımda olan araçların bile km ortalaması 300 bin km civarında imiş ki bu bence bu metrobüslerin yeterince kullanılamamış olduğu anlamına gelir.
Bu araçlar büyük, çift körüklü ve yüksek kapasiteli olduğu için diğer araçlara göre çok daha değerliler.

Yine şu anda bu araçların boyutunda AKİA marka 60 adet çift körüklü ayrıca 100 adet de Otokar tek körüklü araç sipariş verilmiş. Amaç filoyu artırmanın yanı sıra bir yandan da kademeli olarak 10 yaşını aşan ve km si artan araçları kullanımdan kaldırmak. Yeni yenidir ama yeni alınacak araçlar eldeki Mercedesler kadar sağlam olacak mı? Yeni araçlar alınsın ama eldeki araçlar da bunlar gibi ıskartaya ayrılmasın. Eldeki Mercedesler de yeni parçalar ile revize edilip yenilensin.
 
Üst