İlginc bir olay ...

Sam06

Aktif üye
Katılım
28 Ocak 2022
Mesajlar
210
Tepki Puanı
149
Puanları
43
Konum
Paris
Araç
BMW 540i Xdrive
yurtdışına gidelim diyen ayrı bir güruhta var. daha gidipte memnun mutlu olanı görmedim. zaten duyduğum kadarıyla yurtdışındaki maaşlarda düşüş eğiliminde. özellikle bilişim sektöründe. her ülkede aynı değildir tabii ama hollanda da zam döneminde ücret indirimine gitmek isteyen bir sürü firma duyuyoruz. educated afgan yaftası da cabası zaten.
Maaslar yurt disindaki diger islerimle karsilastirinca, Paris de pahali olmasina ragmen, onceki aldigim net maaslarla karsilastirdigimda oncekilerin yarisini aliyorum..... Yurt disindan gelip, herseye tamam diyecek cok insan var, piyasayi asiri dusuruyorlar. Hintli ve Latinolar cok iyi. Hem bizim gibi sorun cikarmiyorlar.

Ben kucuk bir pazarlikla dusuk maasa tamam dedim cunku uluslararasi-kaliteli-calisan odakli bir firmada basladim, daha yuksek tekliflere hayir dedim, uzun soluklu is tercih ediyorum. Parasi bol, derdi cok, essek gibi calisacagim, bana bir sey katmayan firmalara NO. Kursat Beyin de dedigi gibi, sebat, sabir ve paraya tamah etmemek her yerde onemli. Ben petrol/gazdan anlamam ama ise alinma sebeplerinden biri bu ozelliklerdi.

Benim icin maas hersey degildir. TR`de 2 yil calistim, maas konusmadan ise baslamistim :) Sen uzerine duseni yaparsan, duzgun patron/mudur sana sapkadan tavsani cikarir. Turk HR sana zammi duzgun vermezken, Kursat Bey gibi mudurun arkanda olur, bir sekilde sana onu verir, verdirir.
 

Alper_34_tr

Emektar üye
Katılım
20 May 2022
Mesajlar
599
Tepki Puanı
563
Puanları
93
Konum
İstanbul
İsim
Alper Kurak
Araç
C250 AMG Sedan
Herkese selamlar, konuyu uzunca süredir takip ediyorum ancak henüz vakit bulup yazamamıştım. Vakit yettikçe bende birşeyler ekleyeyim.

Şuan eleman, personel, çalışan ne derseniz diyin her alanda çok ciddi sıkıntı var. kalifiye, kalifiye olmayan fark etmiyor. Bunun en büyük sebebi insanların kendini geliştirmemesi, buna açık olmamaları ve kolay para kazanma hedefi. benim gördüğüm kadarıyla yazılım ve bilişim bu konudan en muzdarip sektörlerin başında geliyor. 2 yıllık yazılımcı x firmasına 50k maaşla giriyor. 8 ay sonra hoop, yeni yatırım almış bir startup, 70k maaşla adamı transfer ediyor. 6 ay sonra hoop başka bir firmaya 80k maaşla gidiyor. bu süre zarfında adamı mı eğiteceksin, iş yaptırıp maliyetini mi çıkartacaksın, verim mi alacaksın. bu durum hiçbir firma için sürdürülebilir değil. özellikle günü kurtarmaya çalışan ve sürdürülebilir bir politika izlemeyen zombie startuplar bu süreç iyi olabilir ancak yıllardır var olan ve sürdürülebilirlik hesabı yapan firmalar için tam bir kabus durumunda. mavi yaka personel çalıştıran firmalar içinde durum hiç iç açıcı değil. neler neler duyuyoruz, neler neler görüyoruz.

zaten 10 kişiyle mülakat yapsan en az 8 tanesinin psikolojisi bozuk. bunu da göremeyip adamı işe alsan 1 hafta sonra bir çalışanını bıçaklamayacağının garantisi yok.

yurtdışına gidelim diyen ayrı bir güruhta var. daha gidipte memnun mutlu olanı görmedim. zaten duyduğum kadarıyla yurtdışındaki maaşlarda düşüş eğiliminde. özellikle bilişim sektöründe. her ülkede aynı değildir tabii ama hollanda da zam döneminde ücret indirimine gitmek isteyen bir sürü firma duyuyoruz. educated afgan yaftası da cabası zaten.

biraz bölük pörçük yazmış olabilirim ancak sıkışık zaman için bukadarı bile iyi bence :) herkese selamlar
Yurtdisina giden arkadaşlardan birkaci geri döndü, ülkelerde Belçika,Hollanda ve Almanya idi, niye döndünüz diye konuşmuştuk sebep gelişememe ve kira gider yüksekliği diyebilirim, işin sonunda elde kalan para birikim yapmaya + hayat standartlarinin fazlasiyla yettiğinden bahsetttiler ancak belirttiğim sebeplerden geri dönmüşlerdi. Bu durumu tabi istisna görebiliriz ama ikinci ülkeden gelen bir vatandaşa Ar-Ge yapmasini beklemezler, yeni mezun bir arkadaş suan Türkiye’de hayata atilsa ev ve araba gibi yaşam maliyetler unsurlarini tamamlamasi çokça yillarini alacak maalesef , sevgilerle
 

eemir

Emektar üye
Katılım
22 Ağu 2023
Mesajlar
645
Tepki Puanı
529
Puanları
93
Konum
İstanbul
İsim
Emir
Araç
W177 A200 FL AMG W206 C200 AMG
Hocam selamlar, daha çok hangi yönteme ağırlığınız var? Hava, kara deniz?
selamlar,

hava, kara ve deniz hepsinde imkan sağlayabiliyoruz. her türlü yol için departmanımız mevcut :D ben kendim karacıyım ama
 

Sam06

Aktif üye
Katılım
28 Ocak 2022
Mesajlar
210
Tepki Puanı
149
Puanları
43
Konum
Paris
Araç
BMW 540i Xdrive
Yurtdisina giden arkadaşlardan birkaci geri döndü, ülkelerde Belçika,Hollanda ve Almanya idi, niye döndünüz diye konuşmuştuk sebep gelişememe ve kira gider yüksekliği diyebilirim, işin sonunda elde kalan para birikim yapmaya + hayat standartlarinin fazlasiyla yettiğinden bahsetttiler ancak belirttiğim sebeplerden geri dönmüşlerdi. Bu durumu tabi istisna görebiliriz ama ikinci ülkeden gelen bir vatandaşa Ar-Ge yapmasini beklemezler, yeni mezun bir arkadaş suan Türkiye’de hayata atilsa ev ve araba gibi yaşam maliyetler unsurlarini tamamlamasi çokça yillarini alacak maalesef , sevgilerle
Insanlar saniyor ki yurt disi gulluk gulistanlik, sana durduk yere binlerce $ para verecekler. Cok farkli bir kulture alismak zorundasin, iletisim saglayacaksin- dili ve farkli kominikasyon yontemlerini ogrenmelisin, zorluklara katlanacaksin, sabirli olacaksin, kendini kanitlayacaksin, integre olacaksin. Kiraya da paraciklari bayilacaksin, tabi tutabilirsen... Avrupa savanasi cok farkli bir kulvar, sacimda sakalimda beyazlar cikartti :))

Gelip para biriktirmek isteyenlere onerim, cift olarak gelip, iki kisi cocuksuz calisirlarsa cok seyi kisa surede basarirlar.
 

Cayvaz

Tecrübeli Üye
Katılım
8 Ağu 2020
Mesajlar
609
Tepki Puanı
368
Puanları
63
Konum
Deutschland
İsim
Cenk Ayvaz
Araç
VW EOS 2,0 TFSI
Kira konusunda deginmek istedigim bir detay var. Genelde herkes Türkiye'deki aliskanligini devam ettirip büyük sehirlerde kiralik ev aramaktalar ve hakli olarak oradaki yüksek kiralardan sikayetciler. Aslinda büyük sehirlerin disina cikilsa sehir icindeki evlerden daha güzel ve uygun fiyatli ev bulmak mümkün.

Ama nerede olursa olsun kiralik ev bulmak büyük bir dert.
 

coldbreath

Tecrübeli Üye
Katılım
2 Ara 2015
Mesajlar
848
Tepki Puanı
1,252
Puanları
93
Konum
istanbul
Araç
Mercedes W203 C200 Komp. W204 C300 4matic-AMG W212 E350 4-matic-AMG
Herkese selamlar, konuyu uzunca süredir takip ediyorum ancak henüz vakit bulup yazamamıştım. Vakit yettikçe bende birşeyler ekleyeyim.

Şuan eleman, personel, çalışan ne derseniz diyin her alanda çok ciddi sıkıntı var. kalifiye, kalifiye olmayan fark etmiyor. Bunun en büyük sebebi insanların kendini geliştirmemesi, buna açık olmamaları ve kolay para kazanma hedefi. benim gördüğüm kadarıyla yazılım ve bilişim bu konudan en muzdarip sektörlerin başında geliyor. 2 yıllık yazılımcı x firmasına 50k maaşla giriyor. 8 ay sonra hoop, yeni yatırım almış bir startup, 70k maaşla adamı transfer ediyor. 6 ay sonra hoop başka bir firmaya 80k maaşla gidiyor. bu süre zarfında adamı mı eğiteceksin, iş yaptırıp maliyetini mi çıkartacaksın, verim mi alacaksın. bu durum hiçbir firma için sürdürülebilir değil. özellikle günü kurtarmaya çalışan ve sürdürülebilir bir politika izlemeyen zombie startuplar bu süreç iyi olabilir ancak yıllardır var olan ve sürdürülebilirlik hesabı yapan firmalar için tam bir kabus durumunda. mavi yaka personel çalıştıran firmalar içinde durum hiç iç açıcı değil. neler neler duyuyoruz, neler neler görüyoruz.

zaten 10 kişiyle mülakat yapsan en az 8 tanesinin psikolojisi bozuk. bunu da göremeyip adamı işe alsan 1 hafta sonra bir çalışanını bıçaklamayacağının garantisi yok.

yurtdışına gidelim diyen ayrı bir güruhta var. daha gidipte memnun mutlu olanı görmedim. zaten duyduğum kadarıyla yurtdışındaki maaşlarda düşüş eğiliminde. özellikle bilişim sektöründe. her ülkede aynı değildir tabii ama hollanda da zam döneminde ücret indirimine gitmek isteyen bir sürü firma duyuyoruz. educated afgan yaftası da cabası zaten.

biraz bölük pörçük yazmış olabilirim ancak sıkışık zaman için bukadarı bile iyi bence :) herkese selamlar
Bakın şimdi yazdıklarınıza karşılık söyle ilginc bir şey anlatayım. Bunu Türk firmaları uygulamadıgı icin aslında personelde salla başı al maaşı mantıgında gidiyor.
Bizim şirkette, her yıl bir sınav yapılır. Grade Sınavı yani seviye sınavı anlamına gelir. Bu sınavın sonucuna göre belki yöneticinin üzere sen yönetici olarak atanabiliyorsun. Yani senin atamanı , insan insiyatifine bırakmıyor sistem. Sen belki o bölümde calısan bir personelken bir anda kendini supervisor posizyonunda bulabilirsin. Belki müdürün sana gıcık, seni yukarıya iyi anlatmıyor, belki de basarılarını kendi basarısı gibi gosteriyor, bilemezsin. İşte bu grade sınavları kimin ne oldugunu belli ediyor. Aldıgın notlar -A+ , -B+ , -C+ ya da -d+ olabilir. Sınavdan kötü not alırsan da downgrade oluyorsun. Yani ornek ; depertmanda yöneticiyken bir anda kendini tekrar personel arasında bulabiliyorsun :) . Yani at yarışı her daim devam ediyor. Bu sınav zamanlarında ozellikle 1 ay kala izin alanlar bile oluyor. Evde oturup calısmak icin.

Şimdi ikinci bir konuya daha deyinmişsiniz. Insanlar calısmayı sevmiyor, işten işe atlamayı tercih ediyor demişsiniz. Kimse kusura bakmasın ama arkadasım cok dogru soyluyor. Yine tanık oldugum bir olayı yazmak istiyorum musadenizle. ; Bir gece calısması vardı. Gece 04:00 de baslayacak ve 06:00 da da sonlanacaktı. Yapılacak calısma son derece önemli. Baktım o depratmanın yöneticilerinden ne gelen bir mail var ne de telefon. Hah dedim tamam... O gece ki calısmaya kimseye haber vermeden bende gittim. Karsılarında beni gören personel biraz tedirgin oldu. Dedim size yardıma geldim. Elbette giderken enerji içecegi ...vs... alıp gittim. Evlatlarımla, ekip arkadaslarımla oturup biraz sohbet ettik. Saat oldu 04:00 . Hadi baslayalım dedik. Tam calısmanın ortalarındayız, degismesi gereken agır bir parcayı, personelimizden biri, kabinette altı bos olan bir server'ın üzerine koydu. Hop hop hop demeye kaldı. Server'ı tutan vidalar pert. Kabinetin önünde o sırada ben duruyordum. Server 'ın asagıya dogru gidecegini bildigim icin hemen kabinetin önünden iceri girip , sırtımla server'a destek verdim. Personel kafayı yedi.Koskoca firmanın CTO sunun sırtında server var. :))) . Dedim ki , panik yok cocuklar, eski vidaları sökün yeni saglam vidaları takın. Ben iki büklüm server altında dururken, eski vidaları soken arkadas, yanındakine diyor ki , söktügüm vidaların yerine sen yenilerini tak. Digeri demez mi , ben 4 yıl mühendisligi tornavida sallamak icin okumadım. aha dedim, zaten diger arkadası gereken cevabı cok iyi verdi. Biz neyiz a... k.... diyerek devam etti. O an tepki vermedim ama ekip arkadasınıda zora soktu bilerek ya da bilmeyerek. Saat 06:00 da tüm calısma sorunsuz ve basarılı bir sekilde bitti.herkese tesekkur ettim , müşteri tarafında , benim orada oldugumu duyunca, oranın IT muduru ve CTO 'da gelmişti. Sabah beni salmadılar, illa balta limanına gidip güzel bir kahvaltı yapalım dediler. Kırmadım bende katıldım. Kahvaltı sonrası şirkete gittim. Once odama insan kaynaklarını mudurunu cagırdım. Durumu izah ettim. Hemen klasik cevap, atalım gitsin o zaman. dedim sen delimisin olmaz. Bu cocugu bu sektöre alıştırmamız lazım. Sonrasında sen bir şey deme ben konusacagım dedim. Personeli ve müdürünü cagırdık. önce dün aksam ki olayı ona hatırlattım. Efendim, ,işte söyledir de boyledirde.... dedim efendim yok. Kursat de kursat abi de... hepimiz 9 ay 10 günlüğüz. Tamam dedi kendini savundu. Baktım savundugu nokta mezun oldugu üniversite ismine dayanıyor. bak dedim, sen benim ne mezunu oldugumu biliyor musun ?, hayır dedi... söyledim. yutkundu. Senin yere göğe sıgdıramadıgın okulun, Türkiye de en iyi 3 universiteden biri ama yurtdısında 500 mu, 550. sıradamı bilemedim. Ama benim mezun oldugum okul avrupada en iyi ilk 10 universite arasında. Ben oradan mezun olan biri olarak , pozisyonumuda hadi bosver, o calısmada ben neredeydim , server altındaydınız dedi. Peki dedim. Şimdi sen söyle, orası aslında kimin yeri olmalıydı. Benim dedi, hah dedim oldu. Ayrıca şunu da unutma, içerideki ekip arakadaslarının icerisinde , polonya, amerika, almanya gibi bir cok universiteden mezun olanlar var. Hic biri büyüklenmiyor fark ettin mi ?. ben bilmiyrdum dedi. Bilmene gerek yok. Orada bir ekip olarak calıstık. Onemli olan bu. Biz bir aileyiz ve bu çok büyük bir aile. Ya bun ailenin bir ferdi ol ya da hayatta sana basarılar dilerim dedim. cok ozur dilerim kursat abi dedi. Dedim hadi gec işinin başına. Bir daha boyle bir şey duymayayım. Neyse onu oda dan gonderdim. Dedim ey sevgili ekip yöneticisi, sen dün gece neredeydin ?, işte şudur budur. HR müdürüne dönüp, hani bana biraz once bir teklifte bulundunya , evet dedi, işte o teklifini bu kişi icin degerlendirebilirsin.....

Uzun lafın kısası ; arkadaslar, mevkii ya da title nederseniz deyin, Türkiye de aşılması gereken bir konuda bu. Title -> etiket. Müdür, müdür yardımcısı... iyi Allah dahada yükseltsinde, sen önce işine sahip cık be adam. Sen nasıl davranırsan elemanlarında seni örnek alacak...

Kafınızı şişrdiysem af ola,

Saygılar,

Kursat.
 

Sam06

Aktif üye
Katılım
28 Ocak 2022
Mesajlar
210
Tepki Puanı
149
Puanları
43
Konum
Paris
Araç
BMW 540i Xdrive
Aranilan ama nadir bulunan mudur aramizdaymis :) Ama bu degeri bilecek calisan lazim. Herkese kismet olmaz
 

Makifguzey

Tecrübeli Üye
Katılım
18 May 2017
Mesajlar
402
Tepki Puanı
338
Puanları
63
Yaş
31
Konum
Ankara
Araç
W124 300D (1986), W202 C200 (1998), W211 E 270 CDI (2003), W211 FL E220 CDI (2007), W210FL E200 Kom
Bakın şimdi yazdıklarınıza karşılık söyle ilginc bir şey anlatayım. Bunu Türk firmaları uygulamadıgı icin aslında personelde salla başı al maaşı mantıgında gidiyor.
Bizim şirkette, her yıl bir sınav yapılır. Grade Sınavı yani seviye sınavı anlamına gelir. Bu sınavın sonucuna göre belki yöneticinin üzere sen yönetici olarak atanabiliyorsun. Yani senin atamanı , insan insiyatifine bırakmıyor sistem. Sen belki o bölümde calısan bir personelken bir anda kendini supervisor posizyonunda bulabilirsin. Belki müdürün sana gıcık, seni yukarıya iyi anlatmıyor, belki de basarılarını kendi basarısı gibi gosteriyor, bilemezsin. İşte bu grade sınavları kimin ne oldugunu belli ediyor. Aldıgın notlar -A+ , -B+ , -C+ ya da -d+ olabilir. Sınavdan kötü not alırsan da downgrade oluyorsun. Yani ornek ; depertmanda yöneticiyken bir anda kendini tekrar personel arasında bulabiliyorsun :) . Yani at yarışı her daim devam ediyor. Bu sınav zamanlarında ozellikle 1 ay kala izin alanlar bile oluyor. Evde oturup calısmak icin.

Şimdi ikinci bir konuya daha deyinmişsiniz. Insanlar calısmayı sevmiyor, işten işe atlamayı tercih ediyor demişsiniz. Kimse kusura bakmasın ama arkadasım cok dogru soyluyor. Yine tanık oldugum bir olayı yazmak istiyorum musadenizle. ; Bir gece calısması vardı. Gece 04:00 de baslayacak ve 06:00 da da sonlanacaktı. Yapılacak calısma son derece önemli. Baktım o depratmanın yöneticilerinden ne gelen bir mail var ne de telefon. Hah dedim tamam... O gece ki calısmaya kimseye haber vermeden bende gittim. Karsılarında beni gören personel biraz tedirgin oldu. Dedim size yardıma geldim. Elbette giderken enerji içecegi ...vs... alıp gittim. Evlatlarımla, ekip arkadaslarımla oturup biraz sohbet ettik. Saat oldu 04:00 . Hadi baslayalım dedik. Tam calısmanın ortalarındayız, degismesi gereken agır bir parcayı, personelimizden biri, kabinette altı bos olan bir server'ın üzerine koydu. Hop hop hop demeye kaldı. Server'ı tutan vidalar pert. Kabinetin önünde o sırada ben duruyordum. Server 'ın asagıya dogru gidecegini bildigim icin hemen kabinetin önünden iceri girip , sırtımla server'a destek verdim. Personel kafayı yedi.Koskoca firmanın CTO sunun sırtında server var. :))) . Dedim ki , panik yok cocuklar, eski vidaları sökün yeni saglam vidaları takın. Ben iki büklüm server altında dururken, eski vidaları soken arkadas, yanındakine diyor ki , söktügüm vidaların yerine sen yenilerini tak. Digeri demez mi , ben 4 yıl mühendisligi tornavida sallamak icin okumadım. aha dedim, zaten diger arkadası gereken cevabı cok iyi verdi. Biz neyiz a... k.... diyerek devam etti. O an tepki vermedim ama ekip arkadasınıda zora soktu bilerek ya da bilmeyerek. Saat 06:00 da tüm calısma sorunsuz ve basarılı bir sekilde bitti.herkese tesekkur ettim , müşteri tarafında , benim orada oldugumu duyunca, oranın IT muduru ve CTO 'da gelmişti. Sabah beni salmadılar, illa balta limanına gidip güzel bir kahvaltı yapalım dediler. Kırmadım bende katıldım. Kahvaltı sonrası şirkete gittim. Once odama insan kaynaklarını mudurunu cagırdım. Durumu izah ettim. Hemen klasik cevap, atalım gitsin o zaman. dedim sen delimisin olmaz. Bu cocugu bu sektöre alıştırmamız lazım. Sonrasında sen bir şey deme ben konusacagım dedim. Personeli ve müdürünü cagırdık. önce dün aksam ki olayı ona hatırlattım. Efendim, ,işte söyledir de boyledirde.... dedim efendim yok. Kursat de kursat abi de... hepimiz 9 ay 10 günlüğüz. Tamam dedi kendini savundu. Baktım savundugu nokta mezun oldugu üniversite ismine dayanıyor. bak dedim, sen benim ne mezunu oldugumu biliyor musun ?, hayır dedi... söyledim. yutkundu. Senin yere göğe sıgdıramadıgın okulun, Türkiye de en iyi 3 universiteden biri ama yurtdısında 500 mu, 550. sıradamı bilemedim. Ama benim mezun oldugum okul avrupada en iyi ilk 10 universite arasında. Ben oradan mezun olan biri olarak , pozisyonumuda hadi bosver, o calısmada ben neredeydim , server altındaydınız dedi. Peki dedim. Şimdi sen söyle, orası aslında kimin yeri olmalıydı. Benim dedi, hah dedim oldu. Ayrıca şunu da unutma, içerideki ekip arakadaslarının icerisinde , polonya, amerika, almanya gibi bir cok universiteden mezun olanlar var. Hic biri büyüklenmiyor fark ettin mi ?. ben bilmiyrdum dedi. Bilmene gerek yok. Orada bir ekip olarak calıstık. Onemli olan bu. Biz bir aileyiz ve bu çok büyük bir aile. Ya bun ailenin bir ferdi ol ya da hayatta sana basarılar dilerim dedim. cok ozur dilerim kursat abi dedi. Dedim hadi gec işinin başına. Bir daha boyle bir şey duymayayım. Neyse onu oda dan gonderdim. Dedim ey sevgili ekip yöneticisi, sen dün gece neredeydin ?, işte şudur budur. HR müdürüne dönüp, hani bana biraz once bir teklifte bulundunya , evet dedi, işte o teklifini bu kişi icin degerlendirebilirsin.....

Uzun lafın kısası ; arkadaslar, mevkii ya da title nederseniz deyin, Türkiye de aşılması gereken bir konuda bu. Title -> etiket. Müdür, müdür yardımcısı... iyi Allah dahada yükseltsinde, sen önce işine sahip cık be adam. Sen nasıl davranırsan elemanlarında seni örnek alacak...

Kafınızı şişrdiysem af ola,

Saygılar,

Kursat.
Bahsi geçen arkadaş Bilkent mezunu mudur, merak ettim :)
 

tayfurm

Üye
Katılım
12 Eyl 2023
Mesajlar
48
Tepki Puanı
86
Puanları
18
Konum
Istanbul
Araç
W206 C200 AMG
Insanlar saniyor ki yurt disi gulluk gulistanlik, sana durduk yere binlerce $ para verecekler. Cok farkli bir kulture alismak zorundasin, iletisim saglayacaksin- dili ve farkli kominikasyon yontemlerini ogrenmelisin, zorluklara katlanacaksin, sabirli olacaksin, kendini kanitlayacaksin, integre olacaksin. Kiraya da paraciklari bayilacaksin, tabi tutabilirsen... Avrupa savanasi cok farkli bir kulvar, sacimda sakalimda beyazlar cikartti :))

Gelip para biriktirmek isteyenlere onerim, cift olarak gelip, iki kisi cocuksuz calisirlarsa cok seyi kisa surede basarirlar.
Mezun olduktan sonra Türkiye'nin en iyi yazılım şirketlerinden birinde altı yıl çalıştım. Bu süre zarfında, şirkette 20 kişilik harika bir arkadaş grubumuz oluştu. Bu ekibin 14 üyesi Avrupa'ya beyin göçü yaptı; hatta bir kısmı gittikleri ülkenin vatandaşlığını bile aldı.

Ancak Instagram'dan gördüğüm kadarıyla, hepsi orada yaşamalarına rağmen Türk gibi yaşıyorlar. Çevreleri yine Türklerden oluşuyor, sürekli Türkiye'yi takip ediyorlar ve tüm paylaşımlarını Türkçe yapıyorlar. Oradalar ve oranın vatandaşlığını aldılar veya alacaklar ama kültürel olarak oraya ait değiller.

Maddi açıdan, Avrupa'daki gelir eşitliği sayesinde çift olarak gidenler güzel yaşıyor. Çiftin yazılımcı olmasına gerek yok; orada maaş aralıkları her meslek için yakın. Örneğin, bir sigortacı, bir yazılımcı kadar maaş alabiliyor. Evlerini ve arabalarını uzun süreli kredilerle alabildiler, ancak bu Covid öncesi idi, şu an evliler için de zorlayıcı olabilir. Bekar olanlara bakıyorum, hâlâ kirada yaşıyorlar ve bisiklete biniyorlar.

Türkiye'de kalan altı kişiye bakıyorum; biri Tekirdağ'da villasını inşa ediyor, diğeri İzmir'de bahçe işleriyle uğraşıyor. Bir diğeri ise arsa üzerine arsa alıyor vs.

Politik, güvenlik ve çocukların eğitimi gibi sebeplerle yurtdışına gitmeyi anlayabilirim. Ancak piyasası olan meslek sahiplerinin sadece ekonomik nedenlerle gitmeleri çok anlamsız geliyor.

selamlar,
5 yıllık adama 90ktl verirken 15 yıllık adama 300 mü vermeliyiz konusu hep konuşulur :) kariyer basamaklarının başında her zaman iş değişikliğinde nispeten yüksek artışlar alabilirsiniz, fakat üst seviye yönetici olmayacaksanız ne yazıkki o 130 limiti max 140-150 olur. Sonrasında bir kuruş fazla alamazsınız. Şu ara gençlerin sesi çok çıktığı için sanki ciddi bir problem var sanılıyor fakat zaman ilerleyince durumu çok net görecekler :)

iş beğenmemenin yanında gençlerin kendilerini geliştirmemelerine de çok üzülüyorum. Herşeyi devletten veişyerlerinden bekler bir halleri var. Azıcık kendilerini geliştirip, yeniliklere adapte olmanın yollarını bulsalar Türkiye içinde hakkaten iyi fırsatlar var.
Bu görüş tamamen doğru değil. Kendi çevremde, kimsenin altında çalışmadan ve bahsedilen maksimum ücretin iki katından fazla kazanan arkadaşlarım var.

Bir keresinde, CEO ve CTO ile yaptığım bir konuşmada, 10 yıldan fazla deneyimim olduğunu ve artık bir ekip yönetmek istediğimi, mevcut pozisyonumda takılıp kaldığımı dile getirmiştim. Onlar ise bana, "Sen bizim için bir 'doer'sın. Maddi kaygılar yüzünden sevmediğin insan yönetimi işine girmene gerek yok. Sen iş bitirdikçe, problem çözdükçe zevk alıyorsun. İstediğin unvanı alabilirsin, maaş olarak yönetici pozisyonlarına ne veriyorsak, sana da onu veririz, sorun değil" dediler ve sözlerinde durdular. Şu anda altında 50 kişi çalıştıran lider mühendisler maaşımı duyunca şaşırıyor. Ama bana bu maaşı veren yönetici biliyor ki, hangi sorunla gelirse gelsin, ben o sorunun üstüne gidip, gerektiğinde iki gün yemeden içmeden uğraşır, hatta rüyalarımda bile düşünerek sorunu çözerim ve bunu yaparken her ihtimali değerlendirerek en iyi şekilde yaparım.


Bununla ilgili başka bir hikaye paylaşayım. Babam, alanında şu an Avrupa'nın en büyük fabrikalarından birinde yönetici uzun süredir. Çocukken, aldığım her oyuncağı merak edip kurcalardım ve bozardım, ya da evde bir elektronik arıza yapınca babamla fabrikaya gidip Ali abiye verirdik tamir etsin diye. Ali abi, fabrikada çalışan bir işçinin oğlu olup, Türkiye'nin en iyi üniversitelerinden birine yeni başlamıştı ama derslere gitmek yerine fabrikaya gelir ve her işe el atardı. Patron, Ali abinin hevesini görünce ona bir oda bile vermişti. Ali abi, sürekli fabrikada hands-on deneyimle geçirdiği için, gerekli sürede dersleri veremediği için okuldan atılmıştı.

Zaman geçti ve ben üniversiteye başlayacağım zaman, babam bana "Mühendis olacaksan Ali abin gibi ol. Okulu 4 yılda bitirmek, dersleri ezberlemek seni mühendis yapmaz. Tecrübe ile mühendis olursun. Şu an Ali abin gibi bir mühendisi sadece Türkiye'de değil, dünyada da zor buluruz. Bizden 50.000 lira maaş istese, ben de patron da tereddüt etmez veririz" demişti (o zamanlar asgari ücret 400 lira). Patron da, babam da mühendis kökenli olduğu için iyi bir mühendisin değerinin farkındaydılar.

Babam bugün, "Şirket bu kadar büyüdüyse, en büyük paydaşlardan biri Ali abindir. Presler arıza verdiğinde aylarca Alman mühendislerin peşinde koşuyorduk sorun çözmek için, şimdi o mühendisler Ali ile tanışmak ve ondan fikir almak için ayağımıza geliyorlar. X makinesinin Amerika'dan gelecek 20.000 dolarlık, yumruk büyüklüğündeki dişli parçasını 3 ay beklemek yerine, şimdi Ali abin sayesinde kendi yedek parçamızı yapacak seviyedeyiz. Ben ihalelerde bu kadar iddialı teklifler verip işi alabiliyorsam, Ali abin sayesinde üretimim minimum aksıyacağını bildiğim içindir" diyor.

Ali abi şu an maaşlı bir çalışan olsa muhtemelen aylık 25.000 USD alırdı, ama patronun kızıyla evlendiği için artık maaşlı çalışan olmaktan çıkmıştır diye tahmin ediyorum. Kendisi bugün bile fabrikalar arasında dolaşıp, yağ ve pislik içinde karınca gibi çalışıyor ve zevk alarak yapıyor işini.
 

Tcored

Forum Sponsoru
Katılım
19 Eki 2015
Mesajlar
593
Tepki Puanı
125
Puanları
43
Konum
Ankara
Araç
W205 c200d
Yazilanlara bakinca ortak paydanin durumdan vazife cikartan veya yaptigi isi benimseyip sahiplenen profillerin basarili veya en azindan olmasi gereken olarak adledildigini goruyorum. Bu kismen kisilikle ilgili olsa da, sirketin yarattigi aidiyet duygusu da cok onemli. Biz uzun bir suredir bu aidiyet duygusunu pekistirmek icin calisiyoruz. Dogru insanla eslesen aidiyet duygusu verimli bir ekibin temel taslarini olusturuyor. Maddi beklentiyi nekadar karsilarsaniz karsilayin, herzaman sizden daha fazla verecek bir sirket mevcuttur. Bu yuzden maneviyati da kuvvetli tutmanin onemli oldugunu dusunuyorum.
 

qaan77

Tecrübeli Üye
Katılım
14 May 2015
Mesajlar
73
Tepki Puanı
19
Puanları
8
Konum
istanbul
Araç
merc 124 300d
selam kürşat bey yazdıklarınıza katılıyorum, çevrenizden bikaç kişiyi arayınca ülkede aç insan yok orayı düzeltelim o kadar :)
 

Sixtus

Aktif üye
Katılım
8 Eki 2023
Mesajlar
306
Tepki Puanı
202
Puanları
43
Konum
İstanbul
İsim
Burak Şakar
Araç
W205 W206
Böyle maaşlar alabilen nitelikli elemanlar olması çok güzel. Bunları okuyunca Türkiye gerçeğinin çok yüzlü olduğu anlaşılabiliyor. Arada sırada bana da “ hocam iş alımı falan olursa beni de unutmayın, çok zor durumdayım” diyenler olur. Hoca olunca üniversiteye eleman alımlarını da benim yaptığımı ya da yapabileceğimi zanneden muhtaç insanlar bunlar. Halbuki öyle bir yetkim yok tabii ki. İş konusunda ücret olarak 11.400 lira asgari ücret ve SGK bütün istedikleri Bir simitin 10 lira olduğu ülkemizde acı duyuyor insan. Ama ben umutluyum 2023 daha bitmedi , biliyorsunuz SABAH gazetesinde manşetten 2023 yılında aya gidiyoruz siye yazmışlardı. Daha 17 gün var , bekleyelim bakalım.
 
Üst